Görülme yaşı 15’e kadar düştü! Tablet ve telefonla vakit geçirenlerde görülüyor

Bel Fıtığı Gençler Arasında Artış Gösteriyor

Günlük yaşamda tablet, telefon veya bilgisayar karşısında uzun saatler geçirmek, spor sırasında yanlış teknik kullanmak veya fazla kilolu olmak gibi etkenler bel fıtığı riskini artırabiliyor. Omurları arasında disklerin kayması sonucu oluşan bel fıtığı, hastaların günlük hayatını ciddi şekilde kısıtlayabiliyor. Son yıllarda 30-50 yaş aralığının yanı sıra gençler arasında da bel fıtığı vakalarında artış gözlemleniyor.

Gençlerde Bel Fıtığı Tehlikesi

15 yaş ve üzeri kişilerde bel bölgesi sorunlarının görülme oranı yüzde 29,7 olarak belirlenmiş. 15-49 yaş aralığındaki kadınlar üzerinde yapılan bir çalışma ise bel ağrısı nedeniyle tanı alanların yüzde 67,5’ine bel fıtığı teşhisi konulduğunu ortaya koyuyor. Gençlerin bel fıtığı riskini artıran etkenler arasında hareketsiz yaşam tarzı, hatalı tekniklerle ağırlık kaldırma alışkanlığı, obezite, sürekli stres altında olma ve sigara kullanımı yer alıyor.

Önlem almadan risk artıyor

Bel fıtığı, omurganın esnekliğine ve dengesine katkıda bulunan disklerin zarar görmesi sonucu oluşuyor. Ani ve zorlayıcı hareketler, aşırı zorlanma veya disklerin yaşlanması bel fıtığını tetikleyebilir. Bel fıtığı belirtileri arasında bel ağrısı, bacaklara yayılan ağrı, uyuşukluk ve kas zayıflığı bulunuyor.

Tedavi ve Önlemler

Bel fıtığının tedavisinde ameliyat genellikle son çare olarak kullanılıyor. Çoğu bel fıtığı vakası ilaçlar, fizik tedavi ve egzersizlerle kontrol altına alınabiliyor. Düzenli egzersiz yapmak, doğru oturma ve kaldırma teknikleri ile omurga sağlığının korunması mümkündür. Bel fıtığı riskini azaltmak için kasları güçlendirmek ve kilo kontrolüne dikkat etmek önemlidir.

Related Posts

İç Dünyamız Artık Görülüp Ölçülebiliyor!

Zihin, beyin ve bedenin ayrı ayrı değil, bir bütün olarak işlev gördüklerini belirten uzmanlar, aralarındaki uyumun, sağlıklı bir yaşamın temeli olduğunu ifade ediyor. 

Nöroloji Uzmanı uyardı: Günlük yaşamı etkileyen unutkanlıkları ciddiye alın!

Nöroloji Uzmanı uyardı: Günlük yaşamı etkileyen unutkanlıkları ciddiye alın!

Uzmanı uyardı: 50 yaş sonrasında görme kaybına neden olabilir!

Sarı nokta hastalığı, 50 yaş ve üzerindeki bireylerde sıkça görülen ve görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz rahatsızlığıdır. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nursal Melda Yenerel, erken teşhisle bu kaybın önüne geçilebileceğini belirtti.

Beyin ölümü gerçekleşen Iraklı Elias’ın organları umut oldu

Samsun’da kazada yaralanıp, kaldırıldığı hastanede beyin ölümü gerçekleşen Iraklı Elias Naif Elias Nasır’ın (16) 2 böbrek, 2 kornea, kalp ve karaciğeri, 6 kişiye umut oldu. Nasır’ın dayısı Meşal Gaip Huseyin Nasır, “Biz 9 senedir Samsun’dayız. Vatandaşların bize çok iyilikleri oldu. Biz de buna bir karşılık göstermek istedik” dedi.

Doğuştan gelen kalp anomalisinden 47 yaşında kurtuldu

İstanbul’da yaşayan evli ve 1 çocuk annesi Dilek Cömert (47), çocukluğundan beri sık sık akciğer enfeksiyonu geçiriyor ve hastaneye gittiğinde bronşit, zatürre, verem gibi farklı farklı teşhisler alıyordu. Hareket ederken yorulan ve sürekli dinlenme ihtiyacı hisseden Cömert’e 2006-2007 yılında ‘scimitar sendromu’ denilen kalp anomalisi teşhisi konuldu. Cömert, kardiyoloji doktorunun önerisiyle Prof. Dr. Mehmet Salih Bilal’e muayene oldu. Prof. Dr. Mehmet Salih Bilal, tarafından kalbi durdurulmadan minimal invaziv (kapalı yöntem) ile ameliyat edilen Cömert, yaklaşık 3 saatlik ameliyatından ardından sağlına kavuştu ve taburcu oldu.

Aşırı aktif mesane kadınları tehdit ediyor! Ani idrar yapma isteği en tipik belirtisi

“Ani idrarım geldi, yetişemedim”, “Çok sık idrara çıkıyorum, böbreklerim iyi çalışıyor”, “Evden çıkmadan önce mutlaka tuvalete girerim” Günlük hayatımızda yaşadığımız veya çevremizden sıkça duyduğumuz bu yakınmalar, toplumda “aşırı aktif mesane” olarak bilinen mesane hiperaktivitesi hastalığının sinyali olabilir.